Şefkat, karşılıksız sevgi anlamına
gelmektedir. Aşktan daha keskindir. Keza aşk karşılık beklenen bir
muhabbetin mukaddemesidir. Bu bağlam, şefkati aşktan daha keskin ve daha
değerli kılmaktadır.
Şehadet aleminde hava gibi, su gibi,
hayat gibi vesaireler kadar şefkat de bol miktarda -anneler başta olmak
üzere- sağanak sağanak yağdırılmıştır. Belki Cennette var olan
ırmaklardan biri de şefkat akacaktır. Kim bilebilir ki?
Su gibidir şefkat, girdi mi demirin
içine, zamana bakar her şey, paramparça kesilir. Hava gibidir şefkat,
nefes aldırır insana, hayat vesilesidir.
Bediüzzaman o çok değerli tarikının hatvelerine şefkat etmek eylem ve durumunu da almıştır.
Kimbilir belki Bediüzzaman, Allah katında aciz ve fakir olan
Nurun talebesinden tefekkür mesleğini şefkat ruhuyla yapmasını
istemektedir.
Problemli bir asırdayız. İnsanlığın
yıldızları bile bu asrın dehşetli aktörlerinden havf etmişler. Allahümme
ecirna min… demişler defaatle.
Fırtınalı bir asrın, egoların savaştığı
bir asrın, diğergamlığın adeta boğazlandığı bir asrın şefkat mesleğinden
gidenler için pek de kolay olmayacağı açıktır. Herkesin ben diye
haykırdığı bir yerde biz ya da siz demek ne kadar sühulet ve sükunetle
olabilir ki?
Evet, sürekli çalkalanan bir eleğin
elbette bizden bir istediği var. Ebu Bekirler ile Ebu Cehillerin ayrışması, diğer bir ifade ile elmaslar ile kömürlerin vedası, bir başka
ifade ile ben diye haykıranlar ile biz deyip havuz içinde eriyenlerin
ebediyen firakıdır.
Bu ayrışanların mücadesinin silahları da farklıdır geçmiş asırlara nazaran.
Nur’un en yüksek sıfatlarından biriside
“elmas kılıç” olmasıdır. Küfrün durduğu yerde boynunu büktüğü
hakikatler, ne kadar keskin olduğunu hiçbir öğreticiye gerek kalmadan
açıklar mahiyettedir. Başta demiştik şefkat keskindir diye, hem de
aşktan çok daha keskin. Şefkatli bir elin küfür bataklığına saplanan bir
yüreği bağlandığı batıl formüllerinden kesip ayıracağı açıktır. Zira bu
asrın insanı bekleye bekleye bekletmeyi öğrenmiştir. Karşılıksız bir
hal ve tutum onun tüm binalarını altüst edecek, tüm formüllerini
darmadağın edecek ve tüm güvendiği dağları paramparça edecektir.
Bu zamanda cihad isteyen maneviyata
sarılsın. Manevi cihadında kılıç isteyen Risale-i Nura sarılsın.
Kılıcına saykal vurmak isteyen ise şefkat mesleğine sarılsın, vesselam…
Yorumlar
Yorum Gönder